top of page

Alman Savaş Makinesi -1 (Komutanlar)

2. Dünya Savaşı'ndaki Nazi vahşetiyle ilgili bir çok trajedi gördük. Auschwitz, Triblenka, Mauthausen ve diğer imha kamplarında (*) yaşanan felaketlerle ilgili filmler izledik, (**) kitaplar okuduk. (***) Fakat 2. Dünya Savaşı'nda, bu kıyımların ötesinde bir şey vardı ben dahil bir çok insanın merakını cezbeden; Almanların bu kadar vahşileşmesini sağlayan neydi? Orduları nasıl bu kadar çabuk ilerledi? Bunu destekleyen ekonomi nasıl yaratıldı? Toplasınız 3 sene içinde İspanya, İsviçre ve İsveç hariç Avrupa'nın tamamını ya işgal etmiş, ya da müttefik yapmışlardı. Daha da ötesi, Barborossa harekatı ile uçsuz bucaksız Sovyet topraklarında Leningrad, Moskova, Stalingrad ve Hazar Denizi ile çizilen bir eğriyle, Avrupa'nın yarısı kadar toprağı ele geçirip, sadece 2 yıl içinde 5 milyon Sovyet askerini etkisiz hale getirmişlerdi. 1. Dünya Savaşı'ndan yenilgiyle çıkıp, müttefik ülkelerin getirdiği korkunç şartlar altında ve bunun sonucu olarak hiper enflasyonla ezilen bir ülke, ne zaman bu kadar büyük bir ordu kurup ilerleyebilmişti? Bu yazı dizisinde, Alman Savaş Makinesinin (Wehrmacht)  bunu nasıl başardığı üzerine görüşlerimi paylaşacağım.

Alman savaş düzeninde komutanların yeri çok önemliydi. Çoğunluğu Feld Mareşal olacak bu komutanlar arasında en etkili olanlara yakından bakacağız. Erwin Rommel "Çöl Tilkisi" olarak bilinen bu general, etkisini Kuzey Afrika harekatında gösterdi. Harekatın amacı, İtalyanların başarısızlığı sonucu ilerleyen İngiliz kuvvetlerini durdurmaktı. Ama o bunun ötesine geçip, elindeki sınırlı birliklerle İngilizleri Mısır'a kadar püskürttü, hatta üstlerine yürüdü. Süveyş kanalını ele geçirmek için ihtiyaç duyduğu birlikleri alamadı ve El Alameyn baskınıyla önemli ölçüde gücünü kaybedip tekrar çekilmeye başladı. Gereken birlikler bu noktadan sonra sağlanmasına rağmen, İngilizlerin ilerleyişi durdurulamadı ve 1943 yılında Almanlar Kuzey Afrika'yı terk etti. Rommel bundan sonra Normandiya çıkartması karşısında Alman birliklerinin başındaydı. Amerikan ve İngiliz komuta kademesinin, 1944 yılında bitirmeyi hedeflediği Almanya işgalinin önünde durmayı başardı. Fakat, aynı yıl önce bir Amerikan savaş uçağının şans eseri aracını bombalamasıyla önemli ölçüde yaralandı, sonra da Hitler'e düzenlenen ünlü suikastın parçası olduğu gerekçesiyle, ihtihar ettirildi. (4*) Rommel, elindeki sınırlı birliklerle ortam koşullarını kullanıp düşmanını çeşitli hilelerle kandıran ve hızla ilerleyip taktiklerinin anlaşılmasına izin vermeyen, tilkiden kurnaz, "Çöl Tilkisi" olarak tarihe geçti. Karl Dönitz Alman Deniz Kuvvetleri komutanı Dönitz, "Kurt Sürüsü" projesinin başını çekiyordu. Kurt sürüleri Atlantik'te, Amerika ve Kanada'dan Britanya'ya gelen ikmal ve teçhizat gemilerinin kabusu denizaltı birliklerinin saldırı adıydı. Sürüden bir denizaltı ileri gözcü göreviyle Atlantik'te nakliye filolarını arıyordu. Ne zaman böyle bir filoya denk gelse, Enigma vasıtasıyla koordinatları paylaşıyor, ve merkezden organize edilen bir denizaltı birliği bölgeye sevk ediliyordu. Nakliye filosunun ortasına çıkış yapan birlik, gemileri hızla torpilleyip filoyu korumakla görevli Destroyerler kendilerine ulaşamadan derinlere çekiliyordu. Dönitz'in bu taktiği uzun bir süre çözülemedi, ta ki Enigma'nın kodları anlaşılıp filolar daha etkin koruma çemberine alınıncaya kadar. (5*) 1943 yılında Atlantik'teki bu üstünlük kaybedilince Dönitz daha geri planda kaldı, ama Hitler nezdindeki yerini asla kaybetmedi. Hitler, intiharı öncesi kendisini selefi olarak belirlemişti. Heinz Guderian 1. Dünya Savaşı'nda, Almanların yıllarca çakılıp kaldığı Fransa cephesi, 2. Dünya Savaşı'nda bir ay içinde çözüldü. Polonya, Hollanda, Belçika yine birkaç ay içinde ele geçirildi. İngiliz ordusu o dönem için inanılmaz bir hızla çembere alınıp Dunkirk'te imha için sıkıştırıldı. 1941 yılında başlayan Barborossa Harekatı ile Almanlar, 6 ay içinde Moskova sınırına dayandılar. Bir sonraki sene Hazar Denizi'ne kadar bütün Ukrayna ve Kafkasları ele geçirdiler. Bu muazzam hızlarını Blitzkrieg denen yeni bir savaş stratejisine borçluydular. Heinz Guderian, bu stratejinin yaratıcısı olarak biliniyor. Kendisi sadece bir defa bu ismi kullanmıştı ama organizasyonu konusunda çok ciddi çalışma yapmıştı. Blitzkrieg, genel olarak bilindiği gibi tankların hızla ilerleyip cepheyi delip geçmesi değildir. Üç ana etmen bir araya getiriliyor bu stratejide; Zırhlı Birlikler (En önde ağır zırhlı tanklardan, geride daha hafif panzerler ve piyade birlikleri), Hava Kuvvetleri (Özellikle hafif bombardıman uçaklarıyla donatılmış ani saldırı birlikleri) ve bu ekipler arası Telsiz Koordinasyonu. Zırhlı birlikler ilerlerken, hava kuvvetleri hem onlara hedefleri gösteriyor, hem de önlerini ağır bombardımanla açıyordu. Guderian öncülüğünü yaptığı bu sistemle Polonya, Fransa ve devamında Barborossa harekatlarında Panzer birliklerini yönetti. Zaman içinde Doğu cephesinde işler düşünüldüğü gibi gitmeyip geri çekiliş başladığında görevden alındı. Erich von Manstein Birçok tarihçiye göre Manstein, 2. Dünya Savaşı'nın en iyi komutanıdır. Barborossa Harekatı boyunca çeşitli görevler aldı. Güney ordu gruplarında yer alıp önce Sivastopol'u ele geçirdi. Bir yıl sonra, Stalingrad'da sıkışan 6. Ordu'yu kurtarma girişimini yönetti ve Kharkov savaşıyla Stalingrad sonrası başlayan Sovyet ilerleyişini durdurup 1942'de alınan toprakların geri kazanılmasını sağladı. Dünya savaş tarihinin en büyüklerinden birisi olan (hatta en büyük tank savaşı olarak anılan) Kursk savaşında, güney cephesini yönetti. 1944 yılında Sovyet ilerleyişini önemli ölçüde yavaşlattı ve Almanya'nın işgalini öteledi. Muazzam teknik bilgisi, saha koordinasyonu ve öngörüsüyle doğu cephesinin en önemli komutanıydı. Savaşın terse dönmesiyle, Hitler bütün iyi komutanlarına yaptığı gibi onu da görevden aldı. Savaş sonrası bir süre hapiste yattı ve çıktığında Batı Almanya Hükümetine askeri danışmanlık yaptı. Komutanların yanında Alman ordusunun bir diğer önemli unsuru ise savaş araçlarıydı. Bununla ilgili derlememi bir sonraki yazıda paylaşıyorum. Sevgiler (*) Concentration Camp yani toplama kampı olarak geçen kamplar, 1930'larda açılan ve faşist iktidara karşı olduğu düşünülen ve 'öngörülen' kesimlerin toplanıp, kamu işlerinde çalıştırıldıkları kamplardı. Filmlerde aktarılan toplama kampları, aslında imha kamplarıydı, ve Wannsee konferansında karara bağlanmıştı. Bu müthiş toplantıyı Conspiracy adlı filmde izleyebilirsiniz. (**) İmha kampları hakkında en gerçekci yapım, müttefiklerin Almanya işgali esnasında girilen kampları gösteren bir belgeseldir. Netflix'de izleyebilirsiniz; Nazi Toplama Kampları... (***) Erich Maria Remarque'ın Hayat Kıvılcımı adlı kitabı, toplama kampları hakkında en çarpıcı örneklerden birisidir. Bu kampların gündelik hayatını, orada yatanlar gözüyle anlatır. (4*) 1944 suikast planı ve sonrasında olanları Tom Cruise'ın Operation Valkyrie adlı filminde izleyebilirsiniz. (5*) Enigma kodlarının nasıl çözüldüğü ve buna bağlı olarak Alan Turing'in "Universal Machine" ile bilgisayara giden çalışmasını Imitation Game adlı filmde izleyebilirsiniz. Ayrıca bu filmde MI6'in o dönemdeki lideri Stewart Menzies ile isminden bahsedilmese de Patrick Blackett'in kurucusu ve savaş döneminde direktörü olduğu Operational Research biriminin etkisini de görüyoruz.



bottom of page